Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Filistinliler, bir asra varan süredir zulüm altında yaşıyor.

Güney Afrika'da tarihte benzeri görülmemiş bir soykırım meydana gelirken, Filistin'de şehit sayısı artıyor. İslam aleminden ses çıkmazken Batı'dan tepkiler yükseliyor. Mescid-i Aksa'nın önemi ve Yahudi yayılmacı politikası tartışılıyor. Yapay zeka ve DSÖ anlaşması da gündemde.

Haber Giriş Tarihi: 11.06.2024 13:09
Haber Güncellenme Tarihi: 11.06.2024 13:09
Kaynak: Haber Merkezi
breakingnews.com.tr
Filistinliler, bir asra varan süredir zulüm altında yaşıyor.

Bazı dönemlerde kasıtlı olarak katliamlara varan zulüm, 7 Ekim'den bu yana tarihte benzeri görülmemiş bir soykırıma dönüştü. Ve İslam aleminden hiçbir ses çıkmıyor. Lahey’e bu soykırımı götüren ülke Güney Afrika.


Filistinli makamlar, Nekbe'den bu yana 134 bin Filistinli ve Arap'ın şehit edildiğini açıkladı. 7 Ekim'den bu yana ise şehit edilen Filistinli sayısı 35 bini geçti. Bunlardan en az 14 bin 944'ü çocuk...

İslam aleminin sessizliği karşısında, soykırıma karşı Batı'dan daha ciddi tepkiler yükseliyor. Amerika'da üniversite öğrencileri profesörleriyle kol kola yürüyüş düzenliyor, Avrupa'da da vatandaşlar kilometreleri bulan insan kalabalığıyla İsrail'e tepki gösteriyor. Başta ABD olmak üzere birçok devleti arkasına alan İsrail, her gün çocukları katlediyor, hastane bombalıyor, okulları vuruyor, camileri yakıyor; Mescid-i Aksa'yı yıkmak istediklerini de hiç çekinmeden dile getirebiliyor. 

Peki, İslam alemi bu soykırım suçlarına neden bu kadar sessiz kaldı? Toplum olarak biz nerede yanlış yapıyoruz? İsrail'in yayılmacı politikası nasıl işliyor? Mescid-i Aksa bu planın önemli bir parçası mı? Yapay zeka ile insanlığın sonunu mu getirmeye çalışıyorlar? DSÖ anlaşmasının perde arkasında neler var?

Tüm bu önemli soruları Araştırmacı-Yazar Hayati Sır'asorduk. 

“Mescid-i Aksa’yı yıkarak cehennemin kapısını açmak, kurtarıcı dedikleri Meşiah’ı getirmek ve insanları ona köle yapmak istiyorlar”

Mescid-i Aksa’nın Müslümanlara emanet olduğunu vurgulayan Sır, şunları söyledi; "Mescid-i Aksa dediğimiz yerin aslı ‘Muallak Kayası’dır’. Aslında istenen Mescid-i Aksa’nın yıkılıp onun yerine, Muallak Kayası’nın üzerine tapınaklarını inşa etmek. Çünkü önceki tapınakları Muallak Kayası üzerindeydi. Onların kutsalların kutsalı dedikleri,tapınakların içindeki altından odaya yılda bir kez kabalist hahamlar girebiliyordu. O altından odanın içinde Ahit Sandığı vardı. Üzerine kan serpiyorlardı. Ahit Sandığı Muallak Kayası’nın üstündeydi. Altın oda diye saydıkları kutsalın kutsalı olan odanın adı kendi metinlerinde Dehbir olarak geçer. Süleyman Tapınağı yapılırken hiç ses duyulmadı. Tapınağı Giblinler yaptı. Süleyman Tapınağı’na demirin sokulması yasaktı. Süleyman Tapınağı’nı taş yontucuları, demir ustaları ve dalgıçlar yani şeytanın ait olduğu cinler yaptı. Kutsalların kutsalının altın oda olmasının nedeni ise altının elektriği çok hızlı kayıpsız iletmesidir. Altın ölümsüzlüğü temsil eder ve görünmeyen varlıklar altın üzerinden zuhur ederler. Altın madde ile enerji arasındaki geçiş kapısıdır. Toparlayacak olursam, bütün bunları birleştirdiğimizde Mescid-i Aksa, Muallak Kayası dediğimiz zaman Peygamber Efendimiz’in (s.a.v) Mirac’ı ile yeryüzünün göklere açılan kapısı olarak görülür. Onların kültüründe ise Muallak Kayası yani Mescid-i Aksa’nın altı cehennemin de kapısıdır. Ve o kapı açıldığında Maşiah dedikleri zat-ı getirecekler. Hz. Adem dört unsurdan ibaretti ve ölümlüydü. Gelecek olan ise “metalik” olacak. 

Bu yüzden ölümsüzdür diyorlar” diyorlar.  İnsan neslinibitirmek istiyorlar. Son yaşanan katliamla, bir anlamda, Müslümanların tepkisini ölçtüler. Maalesef hepimiz gördük ki İslam alemi sahipsizmiş. O görüntüler karşısında yer yerinden oynamalıydı” dedi.

“İsrail bölgesel savaş çıkaracak ve büyük İsrail’i kuracak”

Herkesin tarihini iyi bilmesi ve Mescid-i Aksa’nın öneminidoğru kavraması gerektiğine vurgu yapan Sır, sözlerine şöyle devam etti; “Olmert, Mesih Koalisyonu’nun büyük İsrail’i kurmak için bölgesel savaş ilan ettireceğini söyledi. Büyük İsrail dediğimiz, Gazze’yi işgal etmiyor; İsrail bütün dünyayı işgal etmiş. Arkasında bütün Batı var.

İsrail, 1948’den bu yana 170 bin Filistinliyi öldürdü. Yayılmacı politikası hep vardı ama bu yıl finale getirecek. Mescid-i Aksa yıkmak için herşeyi yapacaklar. Sonrasında tapınak inşa edilecek. Ve sıra Büyük İsrail’i kurmaya gelecek. Arz-ı Mev’ud. Tüm bunları 14 sene önce kitaplarımda yazmıştım. 

Geçmiş dönemde biliyorsunuz tapınak yıkılıp Yahudiler Babil’e götürülüyor. Sonrasında Persler Babil’de esir düşen İsraillileri serbest bırakıyorlar. Ve Pers Kralı ikinci tapınağın yapılmasında İsraillilere yardım ediyor. 48’te İsrail kuruluyor. Tanıyan ülke İran. İran’la onların arasında bu yüzden bir çatışma olmaz. Hepsi senaryodur. İran, ABD’ye füzeyi gönderiyorum diye zamanlamasını haber veriyor. Böyle savaş olur mu? Tevrat Yahudileri Partisi var İsrail’de. Yani oyun çok büyük. Bu konu Reisi’ye yapılan suikaste kadar gider” dedi.

“ABD Gazze’yi yıkarak, İsrail’e ait bir Filistin kurmak istiyor” 

Gazze’de aylardır devam eden katliamın tüm dünyada az da olsa bir uyanışa sebep olduğunu belirten Sır; “Biz istesek Gazze üzerinden tüm adaletsizliklere karşı gelebiliriz ve tüm dünyayı uyarabiliriz. Ama maalesef İslam alemi harekete geçmiyor. İsrail’e en büyük desteği her anlamda ABD veriyor. Çünkü Gazze’yi yıkıp İsrail’e ait bir Filistin kurmak istiyorlar. Başına da Dahlan’ı getirecekler ve sonra “Filistin’i özgürleştirdik” diyecekler. Bu çok tehlikeli bir zihniyettir. Tamamen Yahudi kontrollü bir Filistin istiyorlar ve tüm dünyada özgür bir Filistin kuruldu diye alkış tutacak” dedi.

“Artık tarih ikiye ayrılacak: Gazze’den önce, Gazze’den sonra”

“ABD’de Yahudilerin Hazreti İsa’yı çarmıha gerdiği bölümleri İncil’de yasakladılar, o bölüm yok diyorlar. Böyle bir yasak dünyanın hiçbir tarihinde olmadı, Naziler döneminde de olmadı. Naziler çocukları dizip öldürmedi, organlarını o masum bedenlerinden çıkarmadılar, satmadılar. Bundan önce dünya tarihinde böyle bir vicdansızlık yok, suskunluk yok. İnsan neslinin şerefiyle oynuyorlar. Ancak biz onların ne düşündüğünü biliriz çünkü bizde yapay zeka yok, kalbimiz var. Benim kalbimin nuru, onların bütün zekalarının üstünde. Gerçek zeka kalptedir.”

“Tüm karanlık yapılar iç içe, çocuklarımız tehlikede!” 

Tüm karanlık yapıların aslında iç içe olduğunu söyleyen Sır; “Dünyada şu an 50 bin göçmen çocuk kayıp. Nerede bu çocuklar? Niye aramıyoruz ya da niye peşine düşmüyoruz? Biliyorsunuz Epstein adası skandalı ifşa oldu. Dünyaya hükmeden korkunç karanlık bir yapı var. Filistin’de onlarca çocuk katledildi, kaçırıldı. Organları satıldı. Tüm bunlar iç içe. Bu yapı Mesih Koalisyonun bir parçasıdır” dedi. 

“Yeni dünya düzenindeki şeytani yapay zeka, herkesi manipüle ediyor”

1 Dolar’ın üzerindeki işaretin kuantum gözü işaret ettiğini ve bu teknolojik tekillik denen bu sistemin herkesi izlediğini belirten Sır, şöyle devam etti: “Uydulardan bizim beynimizi çözemiyorlar. Ama şimdi kuantum bilgisayar ve 5G ile beynimizdeki bütün elektriklenmeyi okuyacaklar. İşte bu neredeyse bütün devletlerin kabul ettiği “Yeni Dünya Düzeni”. Bu ifade biliyorsunuz 1 doların üzerindeki piramidin de altında yazıyor.

Şeytani düzen budur. İnsanın aşkla temasını ortadan kaldırır. Aşk yok, temas yok, çocuk yok. Ne var? Dijital ekran. Artık yapay zeka senin bütün zaaflarını biliyor. Senin bütün zaaflarını işliyor. Sen orada yazarken parmak uçlarınla – ki herkesin parmak ucu mucizedir biriciktir– senin öfken mi var hassasiyetin mi var hepsini kaydediyor.”

"Dijital oruç tutun, cep telefonlarınızı kapatın"

Mescid-i Aksa’nın yerine yapılacak tapınağın 3 üniteden oluştuğunu söyleyen Sır; “Bu üniteler; Saray, yönetim merkezive tapınak. Masonik bilim burada doğmuştur. Peki, Süleyman Tapınağı’nın yerine yapılacak tapınak nedir? Nereden öğreniyoruz bunları? Onların kendi iç kitaplarından ve Osmanlı arşivlerinden öğreniyoruz. Bu kaynaklarda bütün bilgiler mevcuttur. Ancak günümüzde her şeyi internetten öğrenmeye kalkıyoruz. Burada da maalesef manipüle ediliyoruz. Unutmayalım ki; Yapay zeka 2 yılda verilerin yüzde 99’unu topladı. Bütün dilleri biliyor, bütün yüzleri tanıyor. Üzerinde kayıtlı 100 trilyon parametre var. Peki kendimizi nasıl koruyabiliriz? Cep telefonlarını sadece haberleşmek için kısıtlı kullanarak. Ben bunca zamandır, önemli görevlerde bulunmuş biri olarak, hiç cep telefonu kullanmadım” dedi. 

“Küresel sistem çocukların masumiyetlerini ellerinden alıyor. İnsan neslinin korunabilmesi için toplu bir uyanış şart!”

“Ebeveynler çocuklarını resmen bir canavarın karşısına oturtuyor” diyen Hayati Sır;
“Cep telefonlarını çocuk bakıcısı yerine koydular. Onlarlailgilenmek yerine “oyalansın” diye eline akıllı cep telefonları, tabletler veriyorlar. Çünkü konformist bir hayata alıştırıldık… Bu bir cinayettir. İnsanlar artık kendiyle yüzleşmelidir. Tabiatlarıyla tanıştırmalıyız çocukları. Onlara vakit ayırmalıyız. Bizlerde elimizden bırakmalıyız cep telefonlarımızı. Ağaçlar. Kuşlar. Deniz. Bulutlar. Gece olunca yıldızlar. Çocuklar bizim geleceğimizdir. Korumalıyız yeryüzünü ve çocuklarımızı. Çocukların ölmesinden öte daha başka ne olması gerekiyor kendimize gelmemiz için?” dedi. 

DSÖ anlaşması imzalandığı takdirde Türkiye sömürge devlet haline gelecek!

Dünya Sağlık Örgütü anlaşmasının Türkiye için son derece tehlike arz ettiğini söyleyen Sır; “Anlaşmadaki 13A.1 maddesini değiştirdiler. Diyorlar ki; Siz yeni bir salgın olursa bütün yetkilerinizi DSÖ’ye devredeceksiniz. Evet DSÖ -yargı- dahil tüm yetkilerimizi bizden almaya hazırlanıyor. Bu korkunç bir durum. Türkiye’yi sömürgeleri haline getirmek istiyorlar. Devlet yetkilileri buna neden ses çıkartmıyor?” dedi.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.